Tuvalet Kağıdı

Moldova’da sabun, şampuan, peçete, havlu kağıt ve tuvalet kağıdı satıyorum. En ucuz malları gönderiyorum. Mağazalar bomboş, para veremiyorlar, küçük kulübeler veya büfe benzeri üzerinde bir şemsiye olan küçük tezgahlar sokak aralarında. Satıcılar taburelerin üzerinde. En çok kola, fanta, bira ve sabun satılıyor, tuvalet kağıdı bulunmuyor bile.

Genç Kale Köydeyiz

Kerim dedem apandist ameliyatı ardından mide kanseri olmuş, üç beş yılda böyle geçmiş, 1969’da ölmüştü. Dedemin ölümünün üzerinden tahminen 35 sene geçmiş, babamla sohbet ediyoruz. İyi ki dedemi Bingöl’e göndermişsin, bak Genç’e gitti, Kale Köyü gezdi, akraba, hısım kim kaldı ise onları gördü, falan diyoruz. Tek bildiğim, dedemin Zaza olduğu, babasının adı Süleyman, annesinin adı da Zeynep. Akseki’de ona “Kürt Kerim” derlermiş ama Kürtçe bilmez, tek tük Zazaca aklında kalmış, bir amca çocuğu var “Cemil Doğan”, hatta onu aramak üzere Genç’e gidiyor.

Görünmez Recep

Para kazandığım dönemlerden biri, ofis hınca hınç dolu. Askoop Kızılcahamam maden suyunu işletiyorum. Kayseri Poli firmasına koordinatörlük yapıyorum. Haftanın 4-5 günü Kayseri’de iken, biraz sıkıntılıyız. O günlerde gidiş-gelişi 3-4 güne indirmişim, diğer günler Ankara’dayım.

İflas Ettim

İstanbul, taşı toprağı altın denilen şehir; ikinci kez düştüm eline. Bulgaristan’da inanılmaz paralar kazanmış, sayısız adama paralar kazandırmışım, şımarıklık yok ama. Almanya, Romanya, Rusya dolanıp duruyorum. 1993 yılı Nisan ayı Süleyman Demirel Başbakan, rahmetli Alparslan Türkeş Başbakan yardımcısı, Türkler Anadolu’dan yıllar yıllar sonra anavatanlarına gidiyorlar, Perestroyka olmuş, Sovyetler dağılmış, Gorbaçov, 75 yıl sonra yakasından diğerlerini atarak Rusya’yı kurtarmış, Ruslar sömürdüğü halklardan, halklar da Ruslardan kurtulmuş. Bu sevinçle Doğu Almanya’dan Gorbaçov’un resmini bavula konup Türkiye’ye getirmiş, ofiste Mustafa Kemal’in hemen karşısına koymuştum.